dc.description.abstract | Türkler İslamiyet’i kabul ettikten sonra, eski bazı geleneklerini de beraberlerinde getirmişlerdir. Bunlardan birisi de mezar ve mezar taşlarıdır. Kurgan denilen anıt mezarlar türbe ve kümbet olarak, balbal adını verdikleri mezar taşlarının yerini şahideler almıştır. Karahanlıların Müslüman olmalarından sonra ortaya çıkan türbe ve kümbetler, Anadolu’un fethinden sonra Anadolu sathına yayılmış birbirinden güzel örneklerle varlığını devam ettirmişlerdir. Bunun ilk güzel örnekleri Ahlat’ta verilmiştir. Adeta bir açık hava müzesi görünümünde olan Selçuklu Mezarlığı ile Emir Bayındır kümbedi çarpıcı örnekler olarak günümüze kadar varlıklarını korumuşlardır. Önce Selçuklular, daha sonra Beylikler ve Anadolu’da birliği sağlayarak cihan imparatorluğu kuran Osmanlılar döneminde yapılan; cami, mescid, medrese, kervansaray, hamam, köprü, sebil, bedesten, imaret, külliye gibi birçok mimari eserler yanında değişik mimari tarzlarda birbirinden güzel türbe ve kümbetler, sandukalı, şahideli mezarlar inşa ederek, Anadolu’ya damgalarını vurmuşlardır. Anadolu Selçuklu Devletinin yıkılışından sonra, Birgi dolaylarında kurulan Aydınoğlu Beyliği, daha sonra bölgenin Osmanlılara geçmesinden sonra Osmanlılar döneminde o yörede inşa edilen değişik mimari eserlerle beraber, bütün olumsuzluklara rağmen, çok sayıda mezar taşı günümüze kadar gelebilmiştir. | tr_TR |