Reelden sanala kamusal alanda sokak: Youtube sokak röportajları üzerinden bir inceleme / Street in public sphere from real to virtual: A review on youtube street interviews
Abstract
Bu çalışmada klasik kamusal alanın fiziksel-reel mekanı sokak ile kamusal alanın yeni formu olarak atfedilen sosyal medya arasındaki etkileşim gözlemlenerek bu alanlardaki konuşumlar üzerinden kamusal alan kavramına ait özelliklerin varlığı Türkiye özelinde sorgulanmıştır. Birinci bölümde kamusal alan kavramı etimolojik ve semantik açıdan analiz edilirken, kuramsal olarak da bir zemine oturtturulmuştur. İkinci bölümde teknolojiyle birlikte başkalaşım geçiren iletişim, medya ve kamusal alan ekseninde incelenmiştir. Çalışmanın son bölümünü oluşturan araştırma bölümünde sosyal medyanın popüler bir mecrası olan Youtube'daki sokak röportajları incelenmiş ve videolarda yer alan konuşumlar içerik olarak sınıflandırılarak, sokağın gündem analizi sanallık boyasından geçirilerek kamusallık portresi çizilmeye çalışılmıştır. Nitel araştırma yöntemleri kullanılarak tasarlanan bu kısımda bir yandan sınırlılıklar dahilinde olasılık temelli örnekleme yöntemlerinden rastgele (seçkisiz örnekleme) yöntem kullanılarak videolar konu bazında kategorize edilirken, bir yandan da izleyici tepkileri beğenme-beğenmeme- yorum noktasında analiz edilmiştir. Bini aşan röportajlar arasından içeriksel olarak uygun bulunan altı yüz doksan röportajın incelendiği çalışmada, röportajların yayımlandığı platformda pasif kalınarak pusucu bir yaklaşım sergilenmiştir. Çalışmada, kamusal alan mefhumunun demokrasi noktasında hâlâ ideal bir kavram olmasına karşın, güncellenmeye ihtiyaç duyduğu ve Türkiye'nin kamusal alan kriterlerini kısmen taşısa bile marazlı yapısından dolayı kamusal alan oluşturmadığı sonucuna varılmıştır. Temelde Arendt ve Habermas'ın kamusal alan görüşleriyle şekillenen tez çalışması, anlaşımı artırmak adına farklı düşünürlerinde fikirlerine yaslanmaktadır. Arendt'ın eserlerini felsefi açıdan yorumlaması bir yanda anlaşımın önüne geçerek çalışmayı zorlaştırırken, diğer yanda düşünmeye sevk eden tarzı tezin derinlik kazanmasına neden olmuştur. Çalışmanın diğer bir zorluk noktası ise kavramın interdisipliner içeriği ile birçok alana uzanmasının önbilgi sahibi olmayı gerekli kılışı ve Habermas'ın iletişimsel eylem kuramı, eleştirel teori, rasyonel müzakere gibi kavramlarının ifadeselliği için köke inmeyi gerektiren yaklaşımıdır. Ayrıca kuramların teorik biçimlemenin dışına çıkmaması pratikte nasıl bir uygulama sağlanabileceğini karmaşık hale getirmektedir.
Collections
DSpace@BEU by Bitlis Eren University Institutional Repository is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 4.0 Unported License..













