dc.description.abstract | Cumhuriyet Dönemi edebiyatının Toplumcu gerçekçi yazarlarından olan Sabahattin Ali, kendine has üslubu, tekniği ve olayları ele alış biçimi yönüyle Türk edebiyatında gözleme dayalı realist hikâye yazarları içinde önemli bir yere sahiptir. Gerek öğretmenlik yıllarında gerek çeşitli mesleklerde çalıştığı zamanlarda Anadolu coğrafyasını gezip gören yazar, bu gezileri sırasında Anadolu halkının yoksulluğuna, sıkıntılarına, sıcaklığına, çelişkilerine, değişen dünyanın yeni yüzüne olan yabancılığına yerinde şahit olmuş, bütün bu gördüğü farklı manzaraları gözlemlemiş ve hikâyelerinde başarılı bir şekilde işlemiştir. Her ne kadar olay merkezli hikâyeciliğin temsilcisi olarak bilinse de olayın içinde birey psikolojisini de ihmal etmemiş, olayın içine kesitler serpiştirerek hikâyelerinde bir harmoni ortaya koymuştur. Bu makalede yabancılaşma kavramının tarihine, kullanıldığı disiplinlere, çeşitli filozoflar tarafından nasıl değerlendirildiğine, sanat ve özellikle edebiyata nasıl yansıdığına değinildikten sonra Sabahattin Ali’nin Ses hikâyesinde bu kavramın nasıl ele alındığına değinilmeye çalışılmıştır. | tr_TR |