dc.description.abstract | Türkiye’de 1990 sonrasında yaşanan gelişmelere bağlı olarak siyasal ve toplumsal alanda
merkez-çevre geriliminin arttığı sahneler ortaya çıkmıştır. Hızlı kentleşme ile birlikte kentlere
doğru kırsal göçler artış göstermiştir. Bu durum aynı zaman kırsal kültürel kodların da kentlere
taşınması demektir. Bu dönemlerde özellikle medyatik figürler üzerinden Türkçeye “Beyaz
Türkler” denen bir kavramsallaştırma kazandırılmıştır. Bu kavram siyasal alan tartışmalarına
kendi zıddını da dahil ederek girmiştir. 2018 cumhurbaşkanlığı seçiminde “Beyaz-Zenci Türk”
ayrımının iki aday tarafından seçmen davranışını etkilemek maksadıyla “merkez-çevre”
dikotomisi içerisinde kullanılması, mevcut ayrımın elit, entellektüel, zengin ve üst sınıf gibi
kültürel, ekonomik kodlarla başlayıp, siyasal alandaki merkez-çevre ikiliği çerçevesine
oturtulması bu çalışmanın çıkış noktasıdır. Bu çalışmanın amacı, Şerif Mardin tarafından Türk
siyasal hayatını tanımlamada kullanılan “Merkez-Çevre” tezinin varlığını biçim değiştirerek
(Beyaz-zenci Türk) devam ettirdiğini ortaya koymaktır. | tr_TR |